‘Ben Stiller’ Kategorisi için Arşiv
Murphy ve Stiller’lı Tower Heist’den İlk Fragman
Yayınlandı: Temmuz 30, 2011 / Alan Alda, Ben Stiller, Brett Ratner, Casey Affleck, Eddie Murphy, Haber, Matthew Broderick, Michael Peña, Pek Yakında, Téa Leoni, Tower Heistİstanbul Film Festivali, Okul Gösterimleri Başladı
Yayınlandı: Mart 7, 2011 / 30. İstanbul Film Festivali, Ben Stiller, Festival, Greenberg, Haber, Noah Baumbach, Savaş Sırasında Yaşam, Todd Solondz, İKSV
Tarih
|
Okul
|
Salon
|
Saat
|
Film
|
7 Mart Pazartesi
|
Doğuş Üniversitesi
|
Avni Akyol Amfisi
|
13.30
|
Savaş Sırasında Yaşam
|
8 Mart Salı
|
Maltepe Üniversitesi
|
İletişim Fakültesi Amfisi
|
10.00
|
Savaş Sırasında Yaşam
|
9 Mart Çarşamba
|
Bilgi Üniversitesi
|
Dolapdere Sinema Salonu
|
12.00
|
Savaş Sırasında Yaşam
|
9 Mart Çarşamba
|
Bilgi Üniversitesi
|
Dolapdere Sinema Salonu
|
14.00
|
Greenberg
|
10 Mart Perşembe
|
Boğaziçi Üniversitesi
|
Mithat Alam Film Merkezi
|
16.00
|
Azize Tan’la söyleşi
|
11 Mart Cuma
|
Kültür Üniversitesi
|
Önder Öztunalı Konferans Salonu
|
13.00
|
Savaş Sırasında Yaşam
|
11 Mart Cuma
|
Kültür Üniversitesi
|
Önder Öztunalı Konferans Salonu
|
15.00
|
Greenberg
|
14 Mart Pazartesi
|
Kadir Has Üniversitesi
|
D Blok Sinema B
|
12.30
|
Savaş Sırasında Yaşam
|
14 Mart Pazartesi
|
Kadir Has Üniversitesi
|
D Blok Sinema B
|
14.30
|
Greenberg
|
15 Mart Salı
|
Galatasaray Üniversitesi
|
Cep Sineması
|
11.00
|
Savaş Sırasında Yaşam
|
15 Mart Salı
|
Galatasaray Üniversitesi
|
Cep Sineması
|
13.30
|
Greenberg
|
17 Mart Perşembe
|
Robert Kolej
|
Konferans Salonu
|
15.30
|
Savaş Sırasında Yaşam
|
18 Mart Cuma
|
İstanbul Teknik Üniversitesi
|
Ayazağa KSB Oditoryumu
|
11.00
|
Savaş Sırasında Yaşam
|
18 Mart Cuma
|
İstanbul Teknik Üniversitesi
|
Ayazağa KSB Oditoryumu
|
13.00
|
Greenberg
|
21 Mart Pazartesi
|
Yeditepe Üniversitesi
|
Cep Sineması
|
11.00
|
Savaş Sırasında Yaşam
|
21 Mart Pazartesi
|
Yeditepe Üniversitesi
|
Cep Sineması
|
13.00
|
Greenberg
|
23 Mart Çarşamba
|
Sabancı Üniversitesi
|
Sinema Salonu
|
13.00
|
Savaş Sırasında Yaşam
|
23 Mart Çarşamba
|
Sabancı Üniversitesi
|
Sinema Salonu
|
15.00
|
Greenberg
|
24 Mart Perşembe
|
Mimar Sinan Üniversitesi
|
Sedat Hakkı Eldem Oditoryumu
|
11.00
|
Savaş Sırasında Yaşam
|
24 Mart Perşembe
|
Mimar Sinan Üniversitesi
|
Sedat Hakkı Eldem Oditoryumu
|
13.30
|
Greenberg
|
25 Mart Cuma
|
Bahçeşehir Üniversitesi
|
Fazıl Say Konferans Salonu
|
13.00
|
Savaş Sırasında Yaşam
|
25 Mart Cuma
|
Bahçeşehir Üniversitesi
|
Fazıl Say Konferans Salonu
|
15.30
|
Greenberg
|
28 Mart Pazartesi
|
İstanbul Üniversitesi/Avcılar
|
İşletme Fakültesi Salonu
|
11.00
|
Savaş Sırasında Yaşam
|
28 Mart Pazartesi
|
İstanbul Üniversitesi/Avcılar
|
İşletme Fakültesi Salonu
|
13.00
|
Greenberg
|
29 Mart Salı
|
İstanbul Üniversitesi/Beyazıt
|
İletişim Fakültesi Salonu
|
11.00
|
Savaş Sırasında Yaşam
|
29 Mart Salı
|
İstanbul Üniversitesi/Beyazıt
|
İletişim Fakültesi Salonu
|
13.00
|
Greenberg
|
30 Mart Çarşamba
|
İstanbul Lisesi
|
Konferans Salonu
|
13.00
|
Savaş Sırasında Yaşam
|
31 Mart Perşembe
|
Beykent Üniversitesi
|
Konferans Salonu
|
12.00
|
Savaş Sırasında Yaşam
|
31 Mart Perşembe
|
Beykent Üniversitesi
|
Konferans Salonu
|
14.00
|
Greenberg
|
Tropic Thunder / Tropik Fırtına
Yayınlandı: Mart 31, 2009 / Ben Stiller, Kritik, Robert Downey Jr, Sinema, Tom Cruise, Tropic Thunder, Tropik FırtınaHollywood’un sinema endüstrisindeki yerine bakış attığı film örneklerinin çok olmadığı göz önüne alındığında, birkaç film içinde film örneği dışında hayli cesur bir deneme Tropik Fırtına. Robert Altman ustanın, eleştirel bakışı ile klasikler arasına giren “The Player”ı gibi bir elin parmaklarını geçmeyen örneklerden sonra, daha özetini okuduğunuz anda merak uyandıran bir film.
Son dönemde oynadığı benzer klişelerden beslenen komedi filmlerinde oynayan bir ismi künyede yaratıcı olarak görmek hayli merak uyandırıcı. Ben Stiller, uzun zaman sonra kamera arkasında. İki kısa film sonrası, “Reality Bites” ile hatırılı sayılır bir çıkış yapan Stiller’ın, ikinci filmi de aslında benzer bir konuyu ele alıyor denebilir. Çılgın bir kablolu televizyon elemanın arkadaşlık fantezisi “Cable Guy”da ortalama bir filmdi ama, Stiller’ın çıkışı moda dünyasına bakışını yansıttığı çılgın komedi “Zoolander”dı. Zoolander’da uyguladığı formülün bir benzerini uyguluyor yine Stiller tam yedi yıl aradan sonra. Hem eleştirilerini yapıyor, hem de ilgi çekici bir ikincil konu ile izlenesi bir seyirlik yaratıyor.
“Tropic Thunder”ın esin kaynağının 1987 yılına kadar gittiğini söyleyen Ben Stiller, “1987 yılında Steven Spielberg’in çektiği ‘Empire of the Sun’ adlı filmde çok küçük bir rol almıştım. Aktör arkadaşlarımın hepsi o günlerde ‘Platoon’ ve ‘Hamburger Hill’ gibi Vietnam filmlerinde oynuyorlar, çekim öncesinde iki hafta süreli eğitim kamplarına gidiyorlardı. Sonradan verdikleri söyleşilerde sürekli olarak, ‘Eğitim kampındaki koşullar son derece ağırdı. Hayatımın en zorlu deneyimini yaşadım. Diğer aktörlerle aynı ortamı paylaşıp her şeyden önce grup halinde hareket etmeyi öğrendik’ diyorlardı. Açıkçası gerçek savaş görmeden böyle şeyler söylenmesi bana komik geliyordu. Eğitim kamplarına komedi boyutuyla bakan böyle bir filmi bu nedenle yapmak istedim.”
Hareket noktasını dayandırdığı gerçek savaşı görmeden bir şeyler söylemenin komikliği formülünü, sektörün ince detaylı komik durumlarını da serpiştirerek deniyor Stiller. Üstelik yanına iyi de bir oyuncu kadrosunu alıyor.
Tarantino-Rodriguez projesi gibi sahte fragmanlarla filmini açmayı deniyor ki, karakterlerini kısa sürede tanıtmak için çok iyi bir fırsat. Üstelik benzer aktörlere giden göndermeler de cabası… Film içinde film atmosferi ile yapılan açılışın ilk dakikalarında da “Platoon”a göndermesini yapıyor…
Filmin ana karakterleri de çok iyi yaratılmış ve bir araya getirilmiş. Tepeden inme bir yönetmen… Benzer filmlerde oynayan ve artık cazibesini yitirmiş bir oyuncu… Ossuruktan filmlerle tanınan ama ciddiye alınmadığı için savaş filmine bel bağlayan çılgın bir komedi oyuncusu… Oynayacağı her rolde kendini zorlama konusunda, sınırlarını aşma konusunda çekinmeyen bir Oscar ödülü koleksiyoncusu… İstediği her şeye sahip olan, oyunculuğu deneyen bir pop ikonu… Kadrodaki herkese hayran olan ilk rolündeki bir oyuncu yeniyetmesi…
Söz konusu savaş anıları kitabının uyarlamasının gerçeklikten uzaklığı ve yapımcıdan gelen azarlar sonrası ana konuda işlenmeye başlıyor. Anı kitabının sahibi gazi Tayback’in önerisiyle ekip gerçek savaş alanına konuyor. Bu anda da yönetmenin devre dışı kaldığı sahne ile her şey başlıyor. Gerçek savaş ortamında “sıkıyorsa aynılarını yap haydi” atmosferi ile, bir dakika duraklamadan zeki diyaloglar ve bolca klasik filmlere gönderme ile özellikle sinefiller için tadından yenmez dakikalar yaşatıyor Tropik Fırtına. Her oyuncu zamanı geldiğinde sahnelerin yıldızı oluyor, tek kişilik şovunu yapıyor. Başı çeken de unutulmayacak performans veren Robert Downey Jr. ile filmi kapatan dansı ile sevimli bir hal alan görülmesi gereken bir Tom Cruise…
Sektör içinden bir yıldızın savaş filmlerini taşlamaları arasında, gerçek savaş ortamından tek parça halinde çıkmaya çalışan oyuncularının öyküsünü zekice birleştiren filmin aksiyon hedefi ise adeta her yönüyle tam teşekkül sinema sektörü. Sıkılan kurşunların, atılan tekmelerin hedefinde, şımarık oyuncular, davranış bozuklukları gösteren yıldızlar, stüdyo patronları, yapımcılar başta olmak üzere Stiller’ın yozlaştığını düşündüğü koca bir sektör var. Tüm bunların yanında da hayli eğlenceli ve sürükleyici bir komedi…Ben Stiller’ın daha çok senaryo yazması, yönetmenliğe daha fazla zaman ayırması dileklerini ortaya çıkan yönetmenliği ve başarılı oyuncu kadrosu ile yılın en iyi filmlerinden biri Tropik Fırtına… Komedi filmlerinin benzer kalıpta seyrettiği, sürekli klişeleri kullanarak tekdüzeleştiği bir dönemde Ben Stiller’dan bir sinefil güzellemesi, bir çölde vaha…
The Heartbreak Kid / Şıpsevdi
Yayınlandı: Ocak 21, 2008 / Ben Stiller, Bobby Farrelly, Jerry Stiller, Kritik, Malin Akerman, Michelle Monaghan, Peter Farrelly, The Heartbreak Kid, Şıpsevdi Yapım : 2007, ABD
Tür : Dram / Komedi / Romantik
Yönetmen : Bobby Farrelly, Peter Farrelly
Senaryo : Scot Armstrong, Bobby Farrelly, Peter Farrelly,
Yapımcı : Ted Field
Görüntü Yönetmeni : Matthew F. Leonetti
Müzik : Fernand Bos
Süre : 115 dakika
Bildik tarzda bildik bir hikaye
Açılışla birlikte klasik bir Ben Stiller profili görüyoruz. Sevgilisi elinden alınmış, tam bir “looser”… Davetli olduğu düğünde, -ki evet elbette eski sevgilisinin düğünü- bekarların arasında oturması istendiğinde ortaya çıkan manzaranın üzerine tüm film boyunca gidiliyor. Farrelly’ler eşcinsellere sataşarak başlıyor, cinsel birleşmelerle dalga geçiyor ve her zamanki gibi bu konuda öz denetim uygulamıyorlar.
Artık kendi imzaları sayılan belaltı esprileriyle eğlendirmeyen film, tipik “Along Came Polly” öyküsüne doğru ilerliyor. Aşkını çıktığı balayı sırasında kaybeden bir adamın öyküsünü anlatan filme benzer şekilde, yine kaybeden adam balayında öyküsü.
Bu haliyle son derece bilindik olan öyküye birde bolca cinsel espri ekleyin ama güldürmeyen tarzından.
Çiftin ilk cinsel ilişkisi ile de gelinin alışılmadık biri olduğunun altı çizilmiş oluyor.
Farrelly biraderler öyküye sürekli cinsel espri sosu katarak özgünleştirmeye, güldürmeye çalışsalarda nafile, ortada kocaman bir boşluk mevcut.
Eklenen yan karakterlerinde tek amacı cinsel espri üretimine katkıda bulunmak olunca elle tutulur bir şey kalmıyor.En garip bölümse her şeyin açıklandığı, sırların açıldığı sahne sonrası anakarakterimizin yaşadığı durum. Sınırı geçmek zorunda olan çaresiz insanlarla da dalgasını geçerek, her şeyi iyice saçmasapan bir yöne kaydıran yönetmen kardeşler, bildik sonları ile kötü bir öykü yaratarak yeni bir “There is something about Mary” yaratamamanın sancısını çekiyorlar.